Ana içeriğe atla

Kayıtlar

2021 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Bir İleri mi yoksa Bir Geri mi ?

Uçurumun kenarındayım. Üstte gökyüzü masmavi, aşağıda deniz masmavi; ama umut görünmüyor etrafta. Mavi güven verirdi hani, mavi huzur verirdi, umut aşılardı hani insana. Bunca mavinin arasında aklımda tek soru, bir adım öteye ya da bir adım geriye. Hayat bir adım kadar yakın ve bir adım kadar da uzak geliyor şimdi. Doğduğumda nefes aldım, nefesimi vereceğim o son ana kadar geçen bir nefes hayat. Uzun yaşadım diyen de doğduğu gün ölende bir nefes alıp nefes verme arasında geçiriyor ömrünü. Bir adım ileri mi bir adım geri mi ? Dönüm noktası işte; başka seçenek yok mu ? Olduğun yerde öylece durup sadece gökyüzünü seyre dalmak ya da gözünü taa ufka dikip uzaklara bakmak. Hep uzaklara bakmak mı; dönüp kendine bakamaz mı insan ? Uçurumun kenarında öyle duruyorum, ileri de gitmek değil geri gitmek de değil; öylece oturdum kendimi göremediğim yerde uzaklara bakıyorum. Uzaklarda değil ki tam da içimde, kalbimde derinlere gömdüğüm umut görünmez olmuş. Ölüm deyince insan korkuyor, çün

Çıkmaz Sokak

Hayatın yolunda yürürken adresi şaşırıp, yanlış yolda yürüdüğümüzü farketmeksizin bir çıkmaza girebiliyoruz. Hem de çıkışın sadece geri adım atmakla olduğunu unutarak. Çıkmaza adım atan biz çıkış yolunu arar dururuz geriye dönmemek için. Belki bir duvar varsa duvardan atlamak geri dönmekten daha kolay ve daha cazip gelir. Burada ne yapmalı, ne yapmamalı. İşte yeni bir zorlu soru.

Olan Görünenden Çok Farklıdır

24 Eylül 2020 günü annemi kaybettiğim gün. Ölüm benim için yaşamak kadar normal bir olguydu,  Memento Mori yani Ölümü Hatırla diye bir dövmem de var. Bu dövmeyi yaptırma niyetimi her hatırladığımda bir an dururum. Bu dünyada her şeyin bir sonu var, hayatın da. Sonu olan şeyler için insanların birbirini kırması bana hiç doğru gelmiyordu. Doğuyorsak ve her şeyin bir sonu olduğunu biliyorsak Ölüm için üzülmek bana biraz tuhaf gelmişti çok zaman. Venüs'üm S pozisyonda ve Ay burcum Oğlak; insanların değer yargılarını anlama ve onların duygularını anlamakta pek de iyi olduğumu söyleyemem. Algılarım açıktır,  o an yanımdaki kişi nasıl hisseder anlarım, ya da bir astrolojik harita okuma konu olduğunda çok farklı. Değer yargılarına bakış açımı değiştiren, bir çok şeyi değiştiren bir Ölüm deneyimi yaşadım. Bir insanın ölmesi evet çok normal, ancak o kişinin gittiğinde yaratacağı boşluk ağırmış aslında. Ben annemi çok severdim, o kadar çok severdim ki; büyüyünce ne olacaksın diye sorulunca A

Astrolojik Dişil Semboller

8 Mart gününün nereden geldiğine ve nasıl evrildiğine aşağıdaki alıntıda kısaca değindikten sonra size Astrolojik olarak Kadın sembolleri anlatmak isterim. Dünya Kadınlar Günü   Birleşmiş Milletler  tarafından bu şekilde tanımlanmış olarak her yıl 8 Mart'ta kutlanan uluslararası bir gündür.   İnsan hakları  temelinde kadınların siyasi ve sosyal bilincinin geliştirilmesine, ekonomik, siyasi ve sosyal başarılarının kutlanmasına ayrılmaktadır. Dünya Kadınlar Günü,  kadın hakları  hareketinde bir odak noktasıdır.   (Kaynak: Vikipedia) Yazının devamı için linke tıklayabilirsiniz;   Dünya Kadınlar Günü Astroloji 'ye yansıyan Kadın semboliklerinden en önemlileri ise Ay ve Venüs'tür. Her ne kadar kadın sembolleri olsalar da Astrolojik bakış açısından bu etkiler hem Kadın hem de Erkek'te görülür ve burada söz konusu olan Dişil enerjidir.  Eril ve Dişil enerjiler Yin ve Yang'a benzerler; X ve Z kromozomlarına sahip olan her bir insanın eril ve dişil enerjiye sahip olması da b

Astroloji ile Dengeyi Bulabilirsin

Kişi kendi içindeki dengeyi bulduğu zaman; bu durum kişinin hareketlerine, hayatına, ilişkilerine, algısına da yansıyor. Ne demek istiyorum; bir şekilde dengeyi kaybetmekten korkuyoruz. Aslında bazen dengemizi kaybetmek gerekiyor ki; biz de yardım alabilelim, biz de talep etmeyi hatırlayabilelim,yalnız olmadığımızı ve insan olduğumuzu hatırlayalım. Öyle ki yaşadığımız rekabetçi dünya,  aileden gelen bazı kalıplarımız, dünden daha iyi olmalıyım diye kendimize koyduğumuz kalıplar dahi talep edememeyi,  yardım almamayı,  her zaman tam olmamız gerektiğini bize öğütlüyor. Oysa biz sadece insanız. Tam olmak zorunda değiliz, her şeyi başarabilmek zorunda da değiliz.  Eksik olabiliriz,  yanlış yapabiliriz. Eyvah Yanlış yaptım!! ya da Yeterli değilim, daha iyisini yapmalıyım!! demeden, kendimizi ne derece takdir ediyoruz..??? Bir çok zaman takdir etmiyoruz. Tam aksine daha iyisi olabilirdi, daha iyisini yapabilirdim, neden böyle oldu diye tekrar tekrar kendimizi yargılarken buluyoruz kendi