Ana içeriğe atla

Stres Yönetimi

Stres Yönetimi

İÇİNDEKİLER

1. GİRİŞ
2. STRESİN TANIMI
3. STRESİN BELİRTİLERİ
4. STRES YARATAN FAKTÖRLER
  4.1.   BİREYSEL FAKTÖRLER
    4.1.1. A TİPİ KİŞİLİK
    4.1.2. B TİPİ KİŞİLİK
    4.1.3. KARMA TİP KİŞİLİK
  4.2. ÖRGÜTSEL STRES FAKTÖRLER
    4.2.1. ÖRGÜT YAPISI ve ÖRGÜT İKLİMİ İLE İLGİLİ ETKENLER
    4.2.2. FİZİKİ ÇEVRE ŞARTLARI İLE İLGİLİ ETKENLER
    4.2.3. YAPILAN İŞİN NİTELİĞİ İLE İLGİLİ ETKENLER
     4.2.3.1. Çok Fazla Veya Çok Az İş
     4.2.3.2. Zaman Baskısı
     4.2.3.3. Vardiyalı Çalışma Düzeni
     4.2.3.4. İşte Tehlike Unsurunun Varlığı
     4.2.3.5. Rol belirsizliği ve Rol Çatışması
   4.2.4. KARİYER GELİŞİMİ İLE İLGİLİ ETKENLER
   4.2.5. İŞLETME İÇİ İLİŞKİLER İLE İLGİLİ ETKENLER
  4.3. ÖRGÜT DIŞI STRES FAKTÖRLERİ
5. ÖRGÜTSEL STRES YÖNETİMİ
  5.1. Katılımlı Yönetim  (Participation Management)
  5.2. Amaçları Belirleme Faaliyetleri (Goal Setting Activities)
  5.3. Rol Analizi ve Sınıflandırılması (Role Analysis)
  5.4. Zaman Yönetimi (Time Management)
  5.5. Sosyal Destek (Social Support)
  5.6. Duygusal İklimi Kontrol           
6. KONAKLAMA İŞLETMELERİNDE STRES YÖNETİMİ          
7. STRESİMİZLE BAŞA ÇIKMANIN YOLLARI          
8. 4-5 YILDIZLI OTEL İŞLETMELERİNDE YAPILAN BİR ARAŞTIRMA           
  8.1. Araştırmanın Kapsamı             
  8.2. Araştırmanın Değerlendirilmesi
9. SONUÇ VE ÖNERİLER        

1. GİRİŞ

Stresin türü ne olursa olsun, kaç aşamada meydana gelirse gelsin, şu kesindir ki stres, durup dururken kendiliğinden oluşmaz. Stres, insanın içinde bulunduğu, ya da hayatını sürdürdüğü ortam veya çevrede meydana gelen değişimlerin, insanı etkilemesi sonucunda ortaya çıkar. Stres genellikle olumsuz anlamda kullanılmaktadır ve her zaman stres yenilmesi gereken bir gerilim durumu olarak görülmektedir. Oysa stres her zaman olumsuz değildir.
Çevredeki belirsizlik ve değişiklik durumu, organizasyonları sürekli olarak beklenmedik tehlike veya fırsatlarla karşı karşıya bırakmaktadır. Organizasyonların varlıklarını devam ettirebilmeleri, bu tehlikelerden korunmalarına veya fırsatları değerlendirmelerine bağlıdır.

2. STRESİN TANIMI

Stres, kaçınılmaz etkenlerin bireyin psişik dengesini bozması ile ortaya çıkan gerilim ve zorlanma halidir. Gerilim, baskı, zorlanma, sıkıntı sözcükleri ile ifade edilen stres, psikolojik ve fizyolojik koşullara bağlı olarak ortaya çıkan, kontrol edilmediği zaman ciddi sağlık sorunlarına yol açan bir durumdur. 

o Stres, kişi ve çevrenin etkileşimi sonucunda oluşur.
o Stres, motive edilmiş durumdan daha aşırı bir biçimde insanı harekete geçirir.
o Streste tehlike söz konusudur ve bu tehlikenin önemi algılanmalıdır.
o Stres, organizmanın tümünü etkiler ve çoğu kez kontrol edilebilir bir tepki değildir.
o Stres bedendeki stres hormonlarının aracılık ettiği " savaş ya da  kaç " tepkisidir. 

3. STRESİN BELİRTİLERİ

o Baş ağrıları, mide ağrıları, göğüste sancılar 
o Seks güdüsünün azalması 
o Mide ve sindirim bozuklukları 
o İshal 
o Kronik yorgunluk 
o Terleme 
o Uykusuzluk 
o Kalp atışlarının hızlanması 
o Sık nefes almak 
o Yüksek tansiyon 
o Kekeleme 
o İş arkadaşlarından uzaklaşma ve içe kapanma eğilimi 
o Sakarlık 
o Kalp krizi ve inme 
o Yaralar 
o Alkolizm 

4. STRES YARATAN FAKTÖRLER 

4.1. BİREYSEL FAKTÖRLER

Bireysel faktörler aslında çalışma yaşamındaki davranış özelliklerimizdir. Buna göre A Tipi, B Tipi ve Karma Tip kişilik olarak üç bireysel özellik görülmektedir.

4.1.1. A TİPİ KİŞİLİK

o Zamanı iyi kullanma konusunda hassastırlar.
o Oldukça saldırgan ve rekabetçidirler.
o Sürekli hareket etmeyi severler ve hızlı yemek yemek alışkanlığındadırlar.
o Aynı anda iki işi yapmak isterler.
o Sabırsızdırlar ve beklemekten nefret ederler.
o İşe yöneliktirler ve işi zamanında bitirmeye önem verirler.
o Rakamlarla boğuşurlar ve başarıyı kazanma derecelerini ölçmeye çalışırlar. 
o Güçlü bir motivasyonları vardır.
o Kendilerine aşırı güvenleri vardır.
o Randevularına tam saatinde giderler ve başkalarında da aynı duyarlılığı isterler.
o Çabuk karar verirler.
o İşlerinde yüksek kaygı taşırlar.
o Duyarlı bir kişilik yapıları vardır.
o Enerjilerini planlarlar.
o Az dinlenir, az spor yaparlar. 

4.1.2. B TİPİ KİŞİLİK

o İvedilik ve sabırsızlık düşünceleri yoktur.
o Gösteri meraklısı değildirler ve sorulmadıkça başarılarını ve yaptıklarını tartışma ihtiyacı duymazlar.
o Oyunu yarışmak için değil, hoşça zaman geçirmek için severler.
o Zaman esiri olmazlar.
o Suçluluk duymadan dinlenirler. 
o Sosyal değerler için fazla kaygılanmazlar.
o Ekiple kolayca çalışırlar.
o Karar vermede aceleci değildirler.
o Özel hayatları ile iş hayatları arasında kolayca sınır koyabilirler.
o Eve döndüklerinde günlük hayattan tamamen uzaklaşabilirler. 

4.1.3. KARMA KİŞİLİK

A ve B tipinin özelliklerini karışık olarak taşıyan bireylere karma tip denmektedir. 

4.2. ÖRGÜTSEL STRES FAKTÖRLER

Örgütsel stres faktörleri çeşitli araştırmacılar tarafından değişik şekillerde sıralanmış ve gruplandırılmıştır.  Son 25 yıl içinde yayımlanan işten kaynaklanan stres faktörlerini ölçen 250den fazla araştırma yapılmıştır.  En genel haliyle beş grupta inceleyebiliriz.

4.2.1. ÖRGÜT YAPISI ve ÖRGÜT İKLİMİ İLE İLGİLİ ETKENLER 

Özellikle işletmenin doğasında olan bazı özelliklerden oluşan stres kaynakları, çalışanlar için sürekli sorun yaratırlar. Kaynaklar fark edilmeyince etkili bir şekilde stresi kontrol altına almak mümkün olmaz. Bunun sonucunda da kronik stres kaynakları haline dönüşürler.

o Örgütün amaç ve yöntemlerinin belirgin olmaması
o Bölümler arası çekişmeler
o Soğuk çalışma ilişkileri
o Kararlara katılamama
o İşin yaptığı baskı 

4.2.2. FİZİKİ ÇEVRE ŞARTLARI İLE İLGİLİ ETKENLER 

Fiziksel stres sebepleri bireyin bedenini etkileyen dışsal faktörlerdir. Bunlar hastalığın kişi üzerindeki olumsuz etkileri, bireyin çalıştığı ortamın aşırı sıcak veya soğuk olması, aydınlatmanın yeterli olmaması ve aşırı gürültüdür. Stres yaratıcı bu etkiler kişinin vücudunun homostatik dengesini bozar ve kişiyi endişeye iter. Ayrıca, gürültü işgörenin sinirsel ve fiziksel sistemini alt üst etmekle kalmaz, işletmedeki enerji savurganlığını ve gereksiz harcamaları da arttırır.

İşletmelerdeki fiziksel çevreden kaynaklanan stres araştırılmış ve psikolojik olarak mide ve cilt hastalıklarının çıktığı, fizyolojik olarak da iş kazalarının ve devamsızlık oranlarının arttığı ortaya çıkmıştır. Bu durumda performansın, fiziksel etmenlerden etkilendiği görülmektedir. Ayrıca bireyin fiziksel açıdan iyi durumda olması strese direnç göstermesini kolaylaştırır.

4.2.3. YAPILAN İŞİN NİTELİĞİ İLE İLGİLİ ETKENLER

Günümüzde küçülme ve personel azaltımıyla sonuçlanabilecek birçok yeni teknik, işletmeler tarafından yaygın olarak kullanılmaktadır. Çalışanın işini yapması ve işverenin bu çalışma karşısında belirli bir ücret ödemesi prensibine dayanan geleneksel psikolojik sözleşme bugün giderek ortadan kaybolmaktadır. Bu doğrultuda çalışanlar ve yaptıkları işlerin bir bölümü makineler tarafından yapılmakta, kişinin işten çıkarılması için muhakkak bir yetersizlik veya sadakatsizlik gerekmemektedir. İşini veya birlikte çalışmaktan hoşlandığı iş arkadaşlarını kaybetme korkusu bireyin stresini arttırmaktadır. 
Yine son zamanların eğilimi olan “daha azla daha çok işi başarma” bir taraftan uzmanlaşmanın negatif etkilerini ortadan kaldırırken diğer taraftan artı strese yol açmaktadır. Daha çok yetki ve sorumluluk üstlenen bireyin işyükü ve buna bağlı olarak stresi arttırmaktadır.

4.2.3.1. Çok Fazla Veya Çok Az İş

Grafik 1
Zaman Baskısı
İşi yetiştirme telaşı ör; günlük işini yetiştirmeye çalışan memur, sınava hazırlanan öğrenci,  toplantılara yetişmek isteyen yönetici.

4.2.3.3. Vardiyalı Çalışma Düzeni

o Aile ve sosyal hayatında bozukluklar
o Bedenin normal ritmi ile çelişmesinden ötürü kronik yorgunluk 
o Gece vardiyası
o Bireyin kendisini yalnız ve daha az güvende hissetmesi

4.2.3.4. İşte Tehlike Unsurunun Varlığı

Daha çok madencilik, metalürji, havacılık, denizcilik, enerji ve nükleer santraller gibi iş kollarında çalışanlarda görülür. Çünkü düşme, yaralanma, zehirlenme, radyasyona maruz kalma ve hatta ölme gibi durumların ihtimal dâhilinde olmasıdır.

4.2.3.5. Rol belirsizliği ve Rol Çatışması 

Rollerdeki Belirsizlik: Bireyin rolleri konusunda yeterli bilgisinin olmaması durumunda rol belirsizliği görülür. Eğer işin amaçları yeterince tanımlanmamışsa, bir diğer ifade ile birey ne yapacağını bilemiyorsa stres kaçınılmaz olacaktır. Performans beklentilerini, iş davranışı sonuçlarını bilememe de bu türe girebilir(Balcı,2000,s.118). Belirsizlik durumunda iş tatminsizliği, psikolojik gerilim, kendine güvensizlik, yararlı olmama duygusu belirecektir.

Rol Çatışması: Bireyin üstlendiği iki veya daha fazla rolün aynı zamanda ortaya çıkması, böylece bireyde zıt isteklerde bulunulması rol çatışmasına yol açabilir. Örneğin bir işçiden amiri üretimi hızlandırmasını isterken, çalışma arkadaşları üretimi yavaşlatmasını isterse kişi rol çatışması yaşayabilir. Araştırmalar rol çatışmasının çalışanda içsel çatışma yarattığını, işin çeşitli yönleri ile ilgili gerilim oluşturduğunu, iş doyumunu düşürdüğünü, işçinin üstüne güvenini azalttığını ortaya koymuştur.

o Genelde kişilerin birbirinden farklı ve tutarsız görevler nedeniyle baskı altında kalmalarından kaynaklanır.
o Ayrıca çalışanların kişisel kapasitesi veya değerleri ile istenen iş talepleri arasında eşitsizlik varsa da ortaya çıkabilir.
o Görev belirsizliği
o Sosyal duygusal belirsizlik 

4.2.4. KARİYER GELİŞİMİ İLE İLGİLİ ETKENLER

o İlerleme olanağının olmaması
o İsteklerinin engellenmesi
o İşten çıkarılma korkusu 

4.2.5. İŞLETME İÇİ İLİŞKİLER İLE İLGİLİ ETKENLER

o Çalışanlarla olumsuz ilişkiler
o Yetki ve sorumluluk dağılımındaki güçlükler
o Davranışların kısıtlanması
o Amaçlarla çatışan politikalar 

4.3. ÖRGÜT DIŞI STRES FAKTÖRLERİ

İşgörenin sosyal çevresi ve yaşantısıyla ilgili stres faktörleridir.  Sosyal sorunlarımızı işin dışında bırakmak çoğu zaman mümkün olmaz. Aşağıdaki tabloda bu faktörler etki yüzdeleriyle aktarılmıştır.

Grafik 2

5. ÖRGÜTSEL STRES YÖNETİMİ 

5.1. Katılımlı Yönetim  (Participation Management) 

Katılmalı yönetim bir işletmede çalışan iş görenlerin doğrudan doğruya ya da temsilciler aracılığıyla özellikle kendilerini ilgilendiren konularda kararlara söz ya da oy hakkı ile katılmalarıdır.  Amaç; bir yandan işletmelerin etkinlik ve verimlilik düzeyini yükseltmek, öte yandan çalışanları sosyo-psikolojik doyuma yöneltmektedir. 

5.2. Amaçları Belirleme Faaliyetleri  (Goal Setting Activities) 

o Amaç belirleme programları örgüt taleplerini ve onların bireyler üzerindeki etkilerini olumlu hale getirmeyi amaçlayan diğer bir stresi önleyici programdır. 
o Belirli bir sosyal destek sağlanması, yaptıkları iş hakkında bilgilendirilmeleri bireylerin işle ilgili çatışmalarını azaltacaktır. 
o Amaç belirleme programları performansı arttırmaktadır. 

5.3. Rol Analizi ve Sınıflandırılması   (Role Analysis)

o İşyerinde rol belirlenmesi ve sınıflandırmasına dikkat edilmesi gerekmektedir. 
o Çalışanların işin kendi beklentilerini karşılayacak düzeyde olup olmadığı belirlenmelidir. 
o Rol sorunlarının yarattığı gerilimle başa çıkabilmek için örgütsel yapının yeniden düzenlenmesi, çalışanların ve diğer yöneticilerin davranış tutum ve değerlerinin değiştirilmesi, yönetim tarzının otokritik yönetimden, katılmalı yönetime doğru geliştirilmesi düşünülecek önlemler arasındadır. 


5.4. Zaman Yönetimi (Time Management) 

o Her gün belirli süreleri boş olarak geçirmeyi planlama
o İş ve iş dışı faaliyetleri ayırma
o Tatil ve boş zamanları saate göre planlama
o Bir zamanda bir işle ilgilenme
o Başkalarının zamanını çalmasına izin vermeme 

5.5. Sosyal Destek (Social Support) 

o   Sosyal destekler stresli olayların ortaya çıkma ihtimallerini azaltır. 
o Sosyal desteklerin bireyin uyum düzeyi üzerinde doğrudan bir etkisi olabilir. 
o Eğer bu tür olaylar olursa önemli diğer kişilerle etkileşim, bireyin olayı algılama biçimini değiştirecek veya algılama şiddetini hafifletecektir.
o Stres düzeyinin şiddeti potansiyel gerilim olayının bireyin rolünü değiştirme derecesine bağlıdır. Sosyal destek rol gerginliği ile gerilim yaratan olay arasındaki ilişkiyi değiştirebilir.

5.6. Duygusal İklimi Kontrol 

Örgütlerde değişim strese yol açabilir. Bu yüzden çalışanların değişikliklere katılmaları, fikirlerinin dikkate alınması sağlanmalıdır. 

6. KONAKLAMA İŞLETMELERİNDE STRES YÖNETİMİ 

Otel işletmeciliği, hizmet sektörünün özellikleri bakımından gerek yöneticiler gerekse işgörenler üzerinde yüksek düzeyde stres yaratan bir işletmecilik alanıdır. Buna sebep olan etmenler kısaca:

o Otel işletmelerinin zaman satmaları
o Otel işletmeciliği insan gücüne dayanması
o Otel işletmeleri ayrıca hizmet işletmeleri olduklarından hizmet sektörünün zorluklarıyla da mücadele etmek zorundadırlar. Hizmetin standardize edilememesi, soyut olması, eş zamanlı üretilip tüketilmesi ve depolanamaması 
o Otomasyon olmaması, gibi maddelenebilir.

Özellikle turizm işletmelerinde operasyon departmanlarında çalışanlar, müşteriyle yüz yüze olduklarından çok stres altındadır.  Yiyecek içecek departmanında çalışanların çoğu stres altındadır.  Muhasebe çalışanlarında stres düzeyi yüksektir.  Kat hizmetleri bölümünde çalışanlar diğer departmanlara göre iyi durumdadırlar. Genelde bakacak olursak turizm işletmelerinde çalışan kişilerin çoğunluğu stres altındadır. 

7. STRESİMİZLE BAŞA ÇIKMANIN YOLLARI

o Sahip olduklarınızın farkında olun. 
o Hedeflerinizi belirleyin ve plan yapın 
o Değiştiremeyeceğiniz şeyler üzerinde ısrar etmeyin 
o Daha iyi bir dünya düşleyin 
o Altından kalkamayacağınız işlerin altına girmeyin 
o Problemlerinizle yüz yüze gelmeye çalışın 
o İşinizin çok önemli olduğu üzerinde durun 
o Dinlenmek için zaman ayırın 
o Dikkatinizi içinde bulunduğunuz durum ve zamanda toplayın 
o Başkalarına güvenin, gerektiğinde sorumluluklarınızı devredin. 

8. OTEL İŞLETMELERİNDE ÖRGÜTSEL STRES YÖNETİMİ:  4-5 YILDIZLI OTEL İŞLETMELERİNDE YAPILAN BİR ARAŞTIRMA (DR. Şule AYDIN) 

8.1. Araştırmanın Kapsamı

Araştırmanın hedef kitlesi ege bölgesinde faaliyet gösteren turistik işletme belgeli 4-5 yıldızlı otel işletmelerin kat hizmetleri, yiyecek içecek ve ön büro departmanlarındaki iş görenler olarak belirlenmiştir. Ege bölgesindeki mevcut 4 -5 yıldızlı otel işletmelerinin sayısı turizm bakanlığının web sayfasında ilan ettiği illere göre otellerin dağıtım tablolarından yola çıkılarak tespit edilmiştir. Buna göre ege bölgesinde yer alan İzmir, Manisa, Denizli, Uşak, Afyon illerinde bulunan 4-5 yıldızlı, şehirlere göre dağılımına da dikkat edilerek 35 otelde anket uygulanmıştır. Bu işletmelerde önbüro, kat hizmetleri ve yiyecek- içecek departmanlarında çalışan toplam 792’i işgören anketi cevaplamıştır. 

8.2. Araştırmanın Değerlendirilmesi

İşgörenlerin Yaşadıkları İş Stresi Faktörlerinin Değerlendirilmesi

o Yetersiz maaş ve ücret dengesizliği 1
o Aşırı iş yükü                 2
o Çalışma saatlerindeki belirsizlik 3
o İşlerin çok kısa sürede bitirilmesi baskısı 4
o İşyerinde dedikodunun yaygın olması 5
o Karar verme için yeterli yetkiye sahip olmama 6
o İşin sürekli göz önünde yapılıyor olması 7
o Performans değerlendirme ve terfide adaletsizlik 8
o Yaptığınız işin aşırı monoton oluşu 9
o Aşırı disiplinli çalışma ortamı         10

Bu araştırma sonucunda işgörenlerin en büyük probleminin ekonomik kaygılar olduğu görülmektedir. Sürekli değişen ekonomik sistem çalışanların aldıkları ücretlerle geçinebilme yükümlülüğünü arttırmakta ve aşrı strese bunun sonucunda da psikolojik problemlere yol açmaktadır. 

9. SONUÇ VE ÖNERİLER

İşletme yönetiminin temel amaçlarından birisi olan karlılığın, dolayısıyla verimliliğin artırılması için, işletme içi stres düzeyinin dengelenmesi gerekmektedir. Dengelenmesi gerekmektedir çünkü işletmeler için hem aşırı stresin hem de sıfır stresin tehlikeli olduğu bilinmektedir. Stresin dengelene bilmesi için öncelikle stresin doğasının anlaşılması gerekmektedir. Çünkü stres yaratan binlerce bireysel ve örgütsel etken bulunmaktadır. Yöneticiler stres yönetimi kapsamında, öncelikle stresin kaynağını tespit etmeli, daha sonra stres düzeyini dengelemek için gereken stratejileri uygulamalıdır. Bu yolla örgüt içi stres dengelenebilir dolayısıyla verimlilik artırılabilir. 

Turizm işletmeleri stres yönetimi konusunda yöneticilerden başlayıp en alt kademeye kadar bütün işgörenlere eğitimler vermelidir. Ayrıca personellerine değer vermeliler nede olsa bir işletmenin yüzü personeldir. Bir personelin dahi stresini kontrol edememesi domino taşı etkisi yaratıp bütün kadroyu kaosa sokabilir. Verimlilik ve karlılık için profesyonel davranmalılar ileri görüşlü olup anlık çözümler yerine uzun ömürlü planlamalar yapmalılar. 

KAYNAKÇA

Makaleler
Otel İşletmelerinde Stres Yönetimi: İstanbul’ daki Beş Yıldızlı Otel İşletmelerinde Bir Araştırma.  Orhan Akova, Kerim Işık
OTEL İŞLETMELERİNDE İŞGÖRENLERİN  ÖRGÜTSEL STRES KAYNAKLARI VE STRESİN BİREYSEL SONUÇLARINA İLİŞKİN BİR ARAŞTIRMA  Yrd. Doç.Dr. Nuran AŞIK
Konaklama İşletmeleri Yöneticilerinin Stres Nedenlerinin Belirlenmesinde Cinsiyet Faktörü
Alptekin Sökmen

OTEL İŞLETMELERİNDE ÖRGÜTSEL STRES FAKTÖRLERİ: 4-5 YILDIZLI OTEL İŞLETMELERİ UYGULAMASI Şule AYDIN ÖZET

Sunum
Turizm İşletmelerinde Stres Yönetimi www.servetoloji.com



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Örgütsel Sessizlik

GİRİŞ   Örgütsel sessizlik; bir örgüte mensup olan kişilerin örgüt faaliyetlerinin iyileştirilmesine, aksaklıkların ortaya çıkarılmasına, yeni süreç/ürün/hizmetlerin oluşturulmasına olanak sağlayacak olan düşünce, fikir ve önerilerini dile getirmemeleri olarak ortaya çıkan bir örgütsel davranış olgusudur. Bireylerin sessiz kalmalarının altında yatan temel sebepleri bilmek örgüt yöneticileri için oldukça önemlidir. İşgörenlerin örgütün faaliyetleri ve işleyişi hakkında düşünce, fikir ve önerilerini dile getirmemeleri kolektif (ortaklaşa) bir hal alıp, örgütsel sessizlik iklimini oluşturabilecektir.   Bu kapsamda, rapor içeriğinde örgütsel sessizlik olgusunun kapsamlı bir tanımı yapılmış, sınıflandırılmasından ve sessizliğin yönünden bahsedilmiştir. Ayrıca örgütsel sessizliğin oluşumunda rol oynayan örgütsel ve çevresel etkenler, örgütsel sessizliğin türleri, nedenleri ve örgütsel sessizliği etkileyen faktörler hakkında da bilgiler sunulmuştur. Örgütsel sessizliğin sonuçları v

Fiil ve İsim Cümlelerinde Geçmiş Zaman

Merhaba Arkadaşlar, Bir kaç gündür paylaşım yapamadım, şimdi tekrar sizlerleyim. Aradaki kayıp zamanı telafi etmek için bugün bir kaç farklı konu paylaşıyor olacağım FİİL VE İSİM CÜMLELERİNDE GEÇMİŞ ZAMAN Bir önceki konuda fiil ve isim cümlelerinde geçmemiş zaman konusundan sonra fiil ve isim cümlelerinde geçmiş zaman konusu ile devam ediyoruz. Türkçe dil bilgisinde geçmiş zaman ile özdeştir. Bir ismin geçmiş zamanda yapılıp bitirildiğini belirtmek için kullandığımız cümle kalıplarıdır. İsim Cümlelerinde Geçmiş Zaman Olumlu Cümle Yapısı; Özne + Wa + Nesne + Deshita  Örn:  Öğrenciydim. : Watashi wa gakusei deshita. Olumsuz Cümle Yapısı; Özne + Wa + Nesne + De wa arimasen + Deshita Örn :  Öğrenci değildim. : Watashi wa gakusei de wa arimasen deshita. Fiil Cümlelerinde Geçmiş Zaman Olumlu Cümle Yapısı; Özne + Wa + Nesne + + Fiil + Mashita  Örn: İçti içtim. : Watashi wa sake o nomimashita. Olumsuz Cümle Yapısı; Özne + Wa + Nesne + Fiil + Masen Deshita Ö

Olan Görünenden Çok Farklıdır

24 Eylül 2020 günü annemi kaybettiğim gün. Ölüm benim için yaşamak kadar normal bir olguydu,  Memento Mori yani Ölümü Hatırla diye bir dövmem de var. Bu dövmeyi yaptırma niyetimi her hatırladığımda bir an dururum. Bu dünyada her şeyin bir sonu var, hayatın da. Sonu olan şeyler için insanların birbirini kırması bana hiç doğru gelmiyordu. Doğuyorsak ve her şeyin bir sonu olduğunu biliyorsak Ölüm için üzülmek bana biraz tuhaf gelmişti çok zaman. Venüs'üm S pozisyonda ve Ay burcum Oğlak; insanların değer yargılarını anlama ve onların duygularını anlamakta pek de iyi olduğumu söyleyemem. Algılarım açıktır,  o an yanımdaki kişi nasıl hisseder anlarım, ya da bir astrolojik harita okuma konu olduğunda çok farklı. Değer yargılarına bakış açımı değiştiren, bir çok şeyi değiştiren bir Ölüm deneyimi yaşadım. Bir insanın ölmesi evet çok normal, ancak o kişinin gittiğinde yaratacağı boşluk ağırmış aslında. Ben annemi çok severdim, o kadar çok severdim ki; büyüyünce ne olacaksın diye sorulunca A